Akbulut şöyle şunları söyledi: “İşini layıkıyla yapan memurun, toz toprak içinde aylarca çalışıp mahsul alan soframıza ekmeği koyan çiftçinin, kara günde yanımızda duran komşumuzun, sabah selâmlaştığımız, tebessümüyle günümüzü güzel geçirmemize vesile olan hemşerilerimizin üzerimizde hakkı var. İnsanoğlu cemiyetiyle yaşar, cemiyetiyle var olur. O cemiyet içinden kimi evlatlar da cemiyetin düzeni, dirliği daim olsun, uyum sürsün diye idarî görevlere namzet olurlar. Bu göreve namzet olan, görevleri üstlenen, diğerlerinden üstün değildir. Herkes gibi o da, diğerlerine muhtaçtır. Onların mesleğiyle, emeğiyle ve duruşuyla ödediği borcu, bir vazife üstlenerek öder. Huzurunuzda ifade etmek isterim ki, ben güzel ilçemizin daha da güzel olması, mayasındaki cevheri tam olarak ortaya çıkarması için bir vazifeye namzet oldum, talip oldum.”
Berkant PARLAK