Sebat Haber | 'Haber Sizsiniz'
Son Dakika
GELECEĞİN HUKUKÇULARI ADLİYE DE FUTBOL TURNUVASI COŞKU VE DOSTLUKLA TAMAMLANDI HAYDİ TRABZON, TAKIMIMIZA DESTEK VERELİM Yine MİLLİ GÖRÜŞ, yine MİLLİ DURUŞ YENİDEN REFAH İLE !!! Muratoğlu’ndan Çocuk Parkı Teşekkürü ULAŞIM ZAMLANIYOR NAZMİYE ERGÜN DUALARLA UĞURLANDI TRABZON’DA MUAY THAİ HEYECANI MİNİK KALPLERİN PERDESİ AKÇAABAT’TA ARALANIYOR ASYA MARKET’İN 11. ŞUBESİ SÖĞÜTLÜ’DE AÇILDI MHP İLÇE BAŞKANI’NIN ANNESİ ÖLDÜ Bak'a sosyal medyadan siber saldırı. DOĞADAN SOFRAYA, AKÇAABAT’TA OT FESTİVALİ ZAMANI ÇİFTÇİLER, DEVLETTEN ACİL DESTEK VE KREDİ ERTELEMESİ BEKLİYOR!.. TTSO’da Meslek Komitesi başkanlarıyla sektörlerin talepleri görüşüldü AGD’DEN FİLİSTİN-GAZZELİLERE DESTEK EYLEMLERİ BARÜ’lü milli güreşçi Burhan Akbudak, Avrupa üçüncüsü oldu BTP, Prof. Dr. Haydar Baş'ı vefatının 5. yıl dönümünde andı RAYLI SİSTEM İÇİN İLK KAZMA BU YIL SONUNDA VURULACAK Dr. Çankaya Burası Arif’in kahvesi değil
ULAŞIM ZAMLANIYOR
ULAŞIM ZAMLANIYOR
 
NAZMİYE ERGÜN DUALARLA UĞURLANDI
NAZMİYE ERGÜN DUALARLA UĞURLANDI
 
ASYA MARKET’İN 11. ŞUBESİ SÖĞÜTLÜ’DE AÇILDI
ASYA MARKET’İN 11. ŞUBESİ SÖĞÜTLÜ’DE AÇILDI
Peygamberimizin Mekke Devri
 

Peygamberimizin Mekke Devri

Muhammed aleyhisselâm vahyin bir müddet kesilmesinden sonra yine Hira Dağına çıkmıştı.

6 Temmuz 2014 Pazar 14:48
Yazdır
Dağdan aşağı inerken bir ses duydu. Başını kaldırıp baktığında Cebrâil aleyhisselâmı gördü. Mübârek kalbi çarparak ve ürpererek evine dönüp; “Beni örtünüz.” dedi ve örtündü.

Bu sırada Cebrâil aleyhisselâm Müddessir sûresinin; “Ey örtüye bürünen (Muhammed aleyhisselâm)! Kalk da (kâfirleri Allahü teâlânın azâbı ile) korkut. Rabbini tekbir et, tâzim et! Giydiklerini temiz tut! Haram edeceğim şeylerden sakın! Yaptığın iyiliği çok görerek başa kakma! Rabbin için sabret! Sûra üfürüldüğü zaman kâfirlere çok sıkıntılı bir gündür. Onlara kolaylık yoktur...” meâlindeki ilk âyetlerini getirdi. Bundan sonra vahiy aralıksız devâm etti. Kur’ân-ı kerîm âyetleri, 22 sene 2 ay 22 gün süren bir müddet içerisinde vahyedilip tamamlandı.

Peygamberimizin Mekke devri -1

Muhammed aleyhisselâm, “ümmî” idi. Yani kitap okumamış, yazı yazmamış, kimseden ders görmemişti. Mekke’de doğup büyüyüp, belli kimseler arasında yetişip, seyahat etmemişken, Tevrat’ta ve İncil’de, Yunan ve Roma devirlerinde yazılmış kitaplarda bulunan bilgilerden, hâdiselerden haber verdi. İslâmiyeti bildirmek için, hicretin altıncı senesinde Rum, İran ve Habeş hükümdârlarına ve diğer Arap padişahlarına mektuplar gönderdi. Hizmetine altmıştan ziyâde yabancı elçi gelmiştir. Bu husûsu Allahü teâlâ Kur’ân-ı Kerîm’de meâlen şöyle bildiriyor: “Sen bu Kur’ân-ı Kerîm gelmeden önce bir kitap okumadın, yazı yazmadın. Okur yazar olsaydın, başkalarından öğrendin diyebilirlerdi.” (Ankebut sûresi: 48). Hadîs-i şerîfte de; “Ben ümmî peygamber Muhammed’im... Benden sonra peygamber yoktur” buyruldu. Yine Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle buyrulmaktadır:

O (Muhammed aleyhisselâm) kendiliğinden konuşmamaktadır. O’nun sözleri, O’na bir vahiy ile bildirilmekte, öğretilmektedir. (Necm sûresi: 3-4)

Peygamber efendimize vahyin gelmesinden sonra ilk îmân eden hazret-i Hadîce oldu. Cebrâil aleyhisselâm, ilk vahyi getirdiği sıralarda Peygamberimize abdestin nasıl alınacağını öğretti. Sonra da O’nunla birlikte iki rekat namaz kıldı. Muhammed aleyhisselâm, Cebrâil aleyhisselâmdan öğrendiği gibi abdest almayı ve kıldıkları iki rekat namazı hazret-i Hadîce’ye de öğretti. Ona imam olup, bu iki rekat namazı kıldırdı. Bu sırada henüz beş vakit namaz emredilmemişti. Sâdece sabah ve ikindide iki vakit namaz kılınıyordu. Onları bu şekilde namaz kılarken gören hazret-i Ali de Müslüman oldu. Peygamber efendimiz, insanları İslâma dâvet işine önce yakınlarından ve samîmî dostlarından başladı. Hazret-i Hadîce’den ve hazret-i Ali’den sonra azatlı kölesi Zeyd bin Hârise, eski dostu ve yakın arkadaşı hazret-i Ebû Bekr, hazret-i Osman, Abdurrahmân bin Avf, Sa’d bin Ebi Vakkâs, Zübeyr bin Avvâm, Talha bin Ubeydullah Müslüman oldular. Hazret-i Hadîce’den sonra Müslüman olan bu sekiz kişiye “Sâbıkûn-i İslâm”, yâni 'ilk Müslümanlar' denir.

Muhammed aleyhisselâm, 'insanları İslâma dâvet et' emrinden sonra halkı gizlice İslâma dâvet etti. İnsanlar birer ikişer Müslüman oluyordu. Bu ilk yıllarda Müslümanların sayısı ancak otuza ulaşmıştı.

Bir müddet sonra; “Yakın akrabânı, Allah’ın azâbı ile korkutarak, onları hak dîne çağır” âyet-i kerîmesi gelince, Muhammed aleyhisselâm, akrabâsını dîne dâvet etmek üzere hazret-i Ali vâsıtasıyla onları Ebû Tâlib’in evine çağırdı. Önlerine, bir kişiye yetecek kadar bir tabak yemek ve bir tas süt koydu. Önce kendisi besmele ile başlayıp, gelen akrabâsını buyur etti. Gelenler kırk kişi kadar olmasına rağmen o yemek ve süt Muhammed aleyhisselâmın mûcizesi olarak hepsini doyurdu ve hiç eksilmedi. Gelenler, bu mûcize karşısında şaşıp kalmışlardı. Yemekten sonra Muhammed aleyhisselâm, akrabâlarını İslâma dâvet etmek için söze başlamak üzereyken amcası Ebû Leheb düşmanlık ederek; “Biz bugünkü gibi bir sihir görmedik. Akrabânız sizi bir sihirle büyüledi” dedi. Sözlerine hakâretle devâm edince, dâvetliler dağıldılar.

Bu hâdiseden kısa bir müddet sonra akrabâsını tekrar dâvet etti. Ali radıyallahü anh yine hepsini çağırdı. Önceki gibi yine önlerine yemek kondu. Muhammed aleyhisselâm, yemekten sonra ayağa kalkıp; “Hamd, yalnız Allah’a mahsustur. Yardımı ancak O’ndan isterim. O’na inanır, O’na dayanarım. Şüphesiz bilir ve bildiririm ki, Allah’tan başka tanrı yoktur. O birdir, O’nun eşi ve ortağı yoktur” dedikten sonra sözlerine şöyle devâm etti: “Size aslâ yalan söylemiyorum ve doğruyu bildiriyorum... Sizi bir olan ve O’ndan başka ilâh olmayan Allah’a îmân etmeye dâvet ediyorum. Ben O’nun size ve bütün insanlığa gönderdiği peygamberiyim. Vallahi siz, uykuya daldığınız gibi, öleceksiniz. Uykudan uyandığınız gibi de diriltileceksiniz ve bütün yaptıklarınızdan hesâba çekileceksiniz. İyiliklerinizin karşılığında mükâfât, kötülüklerinizin karşılığında da cezâ göreceksiniz. Bunlar da ya Cennet’te ebedî kalmak veya Cehennem’de ebedî kalmaktır. İnsanlardan, âhiret azâbı ile ilk korkuttuğum kimseler sizlersiniz.”

Ebû Tâlib bu sözleri dinledikten sonra; “Sen emrolunduğun şeye devâm et! Seni korumaktan geri durmayacağım. Fakat eski dînimden ayrılmak husûsunda nefsimi bana boyun eğer bulmadım” dedi. Ebû Leheb hâriç, orada bulunan diğer amcaları ve akrabâsının hepsi yumuşak konuştular. Fakat Ebû Leheb; “Ey Abdülmuttaliboğulları, başkaları O’nun elini tutup mâni olmadan önce siz O’na mâni olun!” gibi daha birçok çirkin söz söyledi. Onun bu sözleri üzerine Muhammed aleyhisselâmın halası, Ebû Leheb’e; “Ey kardeşim! Kardeşimin oğlunu ve O’nun dînini yardımsız bırakmak sana yakışır mı? Vallahi bugün yaşayan bilginler, Abdülmuttalib’in soyundan bir peygamberin geleceğini bildiriyorlar. İşte O peygamber, budur!” dedi. Ebû Leheb, bu sözler karşısında çirkin konuşmalarına devâm edince, Ebû Tâlib, kızarak; “Ey korkak!Vallahi biz sağ oldukça, O’na yardımcı ve koruyucuyuz!” dedi. Muhammed aleyhisselâma da; “Ey kardeşimin oğlu! İnsanları Rabbine îmâna dâvet etmek istediğin zamânı bilelim, silâhlanıp seninle birlikte ortaya çıkarız!” dedi. Sonra Muhammed aleyhisselâm tekrar söze başlayıp; “Ey Abdülmuttaliboğulları! Vallahi, Araplar içinde, benim size getirdiğim, dünyâ ve âhiretiniz için hayırlı olan şeyden (yâni bu dinden) daha üstününü ve daha hayırlısını kavmine getirmiş bir kimse yoktur. Ben sizi dile kolay gelen, mîzanda ağır basan iki kelimeyi söylemeye dâvet ediyorum ki o da: Allah’tan başka ilâh olmadığına ve benim O’nun kulu ve resûlü olduğuma şehâdet etmenizdir. Allahü teâlâ sizi buna dâvet etmemi emretti” buyurup; “O halde hanginiz benim bu dâvetimi kabul eder ve bu yolda yardımcım olur?” dedi.

Kimseden ses çıkmadı, başlarını önlerine eğdiler. Muhammed aleyhisselâm bu sözlerini üç defâ tekrarladı. Her söyleyişinde hazret-i Ali ayağa kalkıp; “Yâ Resûlallah, her ne kadar bunların yaşça en küçüğü isem de sana ben yardımcı olurum!” dedi. Bunun üzerine Muhammed aleyhisselâm hazret-i Ali’nin elinden tuttu. Diğerleriyse hayret içinde ve alaylı alaylı gülerek dağıldılar.

Anahtar Kelimeler: Muhammed, aleyhisselâm, vahyin, bir, müddet, kesilmesinden, sonra, yine, Hira, Dağına, çıkmıştı
Haber Yorumları
Yorum Ekle
Bu habere henüz yorum yapılmamıştır, ilk yorum yapan siz olun.
 Diğer Haberler
 
Yazarlar
Anket
Namaz Vakitleri
İmsak
05:07
Güneş
06:50
Öğlen
12:16
İkindi
15:00
Akşam
17:20
Yatsı
18:51
Çok Okunanlar
Çok Yorumlananlar
Videogaleri
Fotogaleri
Finans
İMKB 100
77.989
USD ALIŞ
3.0820
USD SATIŞ
3.1020
EURO ALIŞ
3.3900
EURO SATIŞ
3.4150
POUND ALIŞ
3.7580
POUND SATIŞ
3.8210
ALTIN ALIŞ
125.2200
ALTIN SATIŞ
126.3200
Hava Durumu
Havadurumu
Tarihte Bugün
1917 Bolşevik lider Lenin sürgünde bulunduğu İsviçre'den Rusya'ya döndü ve Sosyalist Devrim'in başlatılması çağrısında bulundu.
1925 Tanin gazetesi süresiz kapatıldı.
1941 II. Dünya Savaşı: 500 Alman uçağı Londra'yı bütün gece bombaladı.
1943 Dr. Albert Hofmann, LSD'nin psychedelic (sanrı yaratan, hayal gördüren) etkilerini keşfetti.
1946 Suriye, Fransız Mandasıyken bağımsızlığını kazandı.
Lig Puan Durumu
 
TAKIM
O
G
B
M
P
Sayısal Loto
02.11.2019
Tarihli Çekiliş Sonucu
06 - 29 - 31 - 32 - 44 - 45
Şans Topu
30.10.2019
Tarihli Çekiliş Sonucu
01 - 10 - 30 - 32 - 34 - 03
On Numara
04.11.2019
Tarihli Çekiliş Sonucu
01 - 10 - 25 - 27 - 29 - 38 - 39 - 40 - 43 - 47 - 48 - 49 - 50 - 51 - 52 - 62 - 64 - 68 - 74 - 75 - 77 - 78
Süper Loto
31.10.2019
Tarihli Çekiliş Sonucu
06 - 22 - 24 - 28 - 34 - 46
Hakkımızda | Künye | Reklam | İletişim | RSS
Copyright 2010 ©Tüm İçerik Hakları sebathaber.com'a Aittir. Tel:0 462 333 0 444
Yazılım: Haber Sitesi Kur