Müttefik ülkelerin teröre artık açıktan destek verdiğine işaret eden Canikli, “Topraklarımızın 3’te 1’ine yakın bir bölgeyi koparıp, kafalarına göre sözde orada kurulacak olan devlete veriyorlar. Yazmışlar, çizmişler” dedi
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Giresun'daki muhtarlarla bir restoranda düzenlenen toplantıda bir araya geldi. Canikli, il genelindeki Eğribel Tüneli, Güney Çevre Yolu, hastaneler gibi yapılan ve yapılacak hizmetlerle ilgili bilgi verdi. Giresun'da on binlerce kişinin çalıştığı özel sektör fabrikaları olduğunu dile getiren Canikli, Giresun'da sanayi altyapısının ciddi anlamda oluştuğunu bildirdi. Şu anda iki ana grupta çalışan sayısının 3 binin üzerinde olduğu belirten Canikli, "Bir kısmı Akın Çorap'ta. Bir kısmı da Damat grubunun fabrikalarında çalışıyor" ifadesini kullandı. Canikli, Akın Çorap'ın yaşanan hadiselerden etkilenmemesi için her türlü tedbiri aldıklarına işaret ederek, şöyle devam etti: "Hemen müdahale ettik biliyorsunuz. FETÖ’yle mücadele çerçevesinde yargı tarafından bir operasyon yapıldı, bir işlem tesis edildi. Eğer kendi başına bırakmış olsaydık sadece burada değil, Türkiye'de de kayyum atanan firmaların önemli bir bölümü bugün batmıştı, çok açık söylüyorum. Çünkü şu an itibariyle 850'den fazla şirkete bu kapsamda kayyum atanmış durumda. Yani eğer kendi haline, kendi başına kayyum kuralları çerçevesinde bırakmış olsaydık büyük çoğunluğu şu anda üretim yapmıyor hale gelirdi, işçilerini çıkarmış olurdu, piyasadan çekilmiş olurdu. Aldığımız tedbirlerle hiçbiri batmadı. Onlardan biri de Akın Çorap.
" MÜTTEFİKLERİMİZ TERÖRE ALENEN DESTEK VERİYOR
Yedi düvele karşı mücadele edildiğini vurgulayan Canikli, "Özellikle son aylarda bugün çok daha net bir şekilde ortaya çıktı ki, Türkiye topraklarının bir bölümünün ayrılarak, o bölgede oluşturulacak etnik yapı üzerine kurulu terör örgütü tarafından yönetilecek bir devlete katma projesi çok aktif bir şekilde tekrar hayata geçirilmeye başlanıldı" şeklinde konuştu. Canikli, bu sonucu elde etmek için de tarihin bugüne kadar gördüğü en kanlı terör örgütlerinin Türkiye'nin üzerine salındığına işaret ederek, "FETÖ, PKK bölücü terör örgütü, DEAŞ. Hepsiyle mücadele ediyoruz, bir de bu var. Terör örgütlerine işin en acı tarafı, en kötü tarafı dost bildiklerimiz, müttefik olduğuna inandığımız ülkelerin çok açık bir şekilde destek vermeleri. Bugüne kadar gizli kapaklı veriyorlardı, şimdi açıkça veriyorlar" diye konuştu.
YÜZYIL ÖNCEKİ HADİSELER TEKERRÜR EDİYOR
"Kararlar verilmiş, dizaynlar yapılmış, dünyayı yöneten ülkeler yüzyıl önce olduğu gibi haritayı yeniden çiziyor" diyen Canikli, şunları söyledi: "Türkiye'den de önemli bir bölümü, topraklarımızın 3’te 1’ine yakın bir bölgeyi koparıyorlar, orada kurulacak olan devlete veriyorlar, kendi kafalarına göre yazmışlar, çizmişler. Geçmiş dönemlerde de hep bunları gerçekleştirmişler. Yüzyıl önceki hadiseyi düşünün, Osmanlı'nın topraklarında cetvelle onlarca ülke oluşturmuşlar. Şimdi yine daha kolay yönetebilecekleri bir harita çalışması yapıyorlar, yeni bir coğrafya oluşturmaya çalışıyorlar. Hesaplarında yine yüzyıl öncesindeki gibi hasta adam Türkiye, o zaman Osmanlı, ‘İstediğimizi yaparız’ kafasında çalışmalar yapıyorlar. Aslında bu yönüyle tarih tekerrür ediyor, yüzyıl önceki hadiseler bire bir tekerrür ediyor." Canikli, artık Türkiye'nin hasta adam olmadığını belirterek, köprünün altından çok suların geçtiğini söyledi. Canikli, "Eğer öyle olmasaydı bugüne kadar o amaçlarına ulaşmış olurlardı. Özellikle en son bu hain projeyi gerçekleştirmek için 40 yıldan beri büyüttükleri, besledikleri, ilmek ilmek işledikleri FETÖ’yü 40 yıl sonra piyasaya sürdüler, o ellerindeki en büyük güçtü, en büyük silahtı. Öncekiler başarılı olamayınca bunu da devreye soktular, onların aldığı cevabı 15 Temmuz'da hep beraber yaşadık" dedi. FETÖ’nün hain kanlı terör örgütü olduğunun 15 Temmuz'dan sonra açığa çıktığına değinen Canikli, "Özellikle belli yerlerde odaklandıklarını, belli yerlerde, stratejik kurumlarda hakimiyet kurmaya çalıştıklarını, kurduklarını gördük. Türk Silahlı Kuvvetleri var, emniyet var, yargı var, eğitim var" ifadesini kullandı. Canikli, bu kurumlardan bu terör örgütünün uzantılarının hepsinin temizlenmesi gerektiğini belirtti.
ÇOK CİDDİ TEMİZLİK YAPILDI
Türk Silahlı Kuvvetleri, emniyet ve yargıdan çok ciddi temizlik yapıldığına dikkati çeken Canikli, şu değerlendirmelerde bulundu: "Diğer taraftan da Türk Silahlı Kuvvetleri’nin aktif olarak yaşadığımız hadiselerle alakalı oyunun içerisine sokulması gerekiyordu, yani somutlaştırmak gerekirse, Suriye'de Fırat Kalkanı Harekatı’nın başlatılması gerekiyordu. 15 Temmuz'dan kısa bir süre sonra hem bu operasyonu yapıyorsunuz, bu çerçevede onlarca, yüzlerce Türk Silahlı Kuvvetleri’nden bu hainler temizlenmiş, generallerin neredeyse yarısına yakını, hem de bu operasyonu yapmamız gerekiyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’yle yapmamız gerekiyor." FETÖ'den temizlendikçe Türk Silahlı Kuvvetleri’nin de, emniyet teşkilatının da güçlendiğini anlatan Canikli, ‘Komuta kademesinin yarısı gittikten sonra nasıl ordu böyle bir operasyona girebilir, nasıl artık ayağa kalkabilir, nasıl bu toprakları savunabilir?’ diye düşünenlerin olabileceğini söyledi. Canikli, "Tam tersine ağırlıklarından kurtuldukça, bu haniler Türk Silahlı Kuvvetleri’nden, kurumlardan temizlendikçe o kurumlar güçlenmeye başladı. Daha önce içerideyken de bazılarının terör örgütleriyle birlikte çalıştıklarını bugün çok net bir şekilde biliyoruz, görüyoruz" dedi.
TERÖR YÖNETİCİLERİYLE İÇLİ DIŞLI OLMUŞLAR
Canikli, geçmiş yıllarda bazı komutanların görevlerini tam olarak yapmadığını, terör örgütlerinin yöneticileriyle içli dışlı olduklarını ve onlara alan açtıklarını belirtti. Canikli, şunları kaydetti: "Görevlerini yapmamışlar, bu toprakları savunmamışlar, dolayısıyla bu hainlerden temizlendikçe kurumlarımız kendine gelmeye başladı, güçlenmeye başladı. O kadar temizliğin yapıldığı Türk Silahlı Kuvvetleri o başarıyı elde etti Fırat Kalkanı Operasyonu'nda. Aynı şey emniyet için de geçerli, polislerimiz için geçerli, orada çok ciddi bir temizlik yapıldı, şu anda terörle mücadelede bugüne kadar hiç olmamış bir şekilde etkili bir mücadele yürütüyoruz, hamdolsun