

Hırs insanı sessiz ve sinsice yiyip bitiren hasletlerden birisidir.Hani bazı kişiler için deriz ya; Ne kadar hırslı valla helal olsun. Adam kısacık ömründe ne de servet edindi, deriz. Deriz de sonucuna da hiç bakmayız.Çünkü hırs aşırı tutkunluk ve aşırı isteğin dışında aşırı kızgınlık ve öfkeyi de tetikler.İnsan istediğine ulaşamadığında bu sefer farklı yani gayri meşru yollardan elde etmek istediğini elde etmek ister.Etrafımız hep böyle insanlarla doludur.Hırs en çok da siyasilerde vardır. Şöyle bir baktığımızda siyasi hırsı olanların hemen hemen hepsi de siyaset sahnesinden çok kötü anılarla silinip gitmişlerdir.Çok uzağa gitmeye gerek yok.
En bariz örneği şu an Türkiye’nin gündemine oturmuş durumda. Hem de öyle ki, tarihe geçmiş haliyle karşımızda duruyor.İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazanan Sayın İmamoğlu’ nu yıkan bu durumlara düşüren bir türlü aşamadığı hırsı olmuştur. Siz koskoca dünya metropolüne Belediye Başkanı olmuşsunuz. Koltuğa oturur oturmaz Cumhurbaşkanlığına oynamaya başladınız. Ya kardeşim bu ne hırs. Dur bakalım. Bi defa siz Türkiye’yi yönetenlerle barışık olmaya çalışın.Yerinizi bilin. Değişik ülkelerin elçileri veya başkanlarıyla birlikte iş çevirmek neyin nesi. Zaten Türkiye üzerinde oynanan oyunlar belli sizde ateşe körükle gidiyorsunuz.
Milletin gözünde gayri meşru işler yaparak büyüyemezsiniz. Milletin gözünde Millete hizmet ederek büyürsünüz.Belediyeyi kendi ticarethaneniz gibi kullanamazsınız. Bir önceki belediyenin yapmış olduğu hizmetlerin üzerine sizin de bir şeyler katmanız gerekir. Yoksa yapılması planlanan metro temeline kum çakıl doldurup, o projeyi iptal etmekle olmaz.O kadar çok suçlama vardı ki, İddianame açıklandı. İmamoğlu 2430 sene ceza alma ile yargılanıyor.Üstelik kendi etrafındaki birçok kişiyi de bu yolsuzluklara bulaştırdığı için muhtemelen onlar da büyük cezalara çarptırılacaklar.İmamoğlu hem kendini hem ailesini hem çalışanlarını mağdur duruma düşürmüştür.Kendi yandaşları dahi pes dedirten açıklamalarda bulundular. Belediyenin bütçesini tarumar ettiler. CHP için bu çok kötü bir örnek oldu. Bu Millet CHP ye böylesine önemli fırsatlar tanıdı. Ama bu fırsatı kullanamadılar. Yapılanlar ortada Asla yanlı bakmıyorum. Söylenenlerin veya İddianamenin yüzde onu doğru olsa bile sonuç bir hezeyan.Hiç unutmuyorum Refah Partisi 1994 de belediyelerin çoğunu alınca böyle şımarmadı. Çok çalıştı yapılanların üzerine koydu. Bu çalışkanlığı onu İktidara taşıdı. İşte Sayın Recep Tayyip Erdoğan’da bu çalışmadan sonra, Başbakan, sonrasında da Cumhurbaşkanı olmuştur.
Oysa ki, İmamoğlu Belediye Başkanı olduğunda çok daha yumuşak bir muhalefet yapıp sadece İstanbul’un sorunlarıyla uğraşsaydı. Sayın Cumhurbaşkanıyla uyumlu olsaydı bunların hiçbirisi olmazdı.Sözün özü. İnsan Hırslı olmamalı mı? Olmalı ancak insan hırsını aile içerisinde, işinde, çevresinde müspet yönde kullanmalı.Eğer öyle yaparsa bugün İstanbul’u yarın Türkiye’yi yönetir.Her şey zamanında ve yerinde denetlenmelidir. Denetim mekanizması çok acil görevinin başına gelmelidir. Hatta devlet dahi denetlenmeli.Çünkü devleti yönetenler, onlara verilen Güç’ü babasının mirası gibi kullanmaya kalkıyorlar. Bu güç size babanızdan miras kalmadı. Bu gücü size Millet verdi. Bunun unutulmaması gerekir.Bu durumdan bir vatandaş olarak asla memnuniyet duymuyorum. Aksine Türkiye’mizin ve Türk Milletinin itibarı zedelendiğinden dolayı çok üzgünüm.
Köşe Yazısı Yorumları































