SURUÇ’TA terör örgütü IŞİD’in kullandığı canlı bomba ile hayatını yitiren Oflu Koray Çapoğlu dün köyünde toprağa verildi. Çapoğlu ailesi, aile fertleri dışında kimseyi cenazeye kabul etmedi. Çapoğlu, havaalanından alınarak ve bekletilmeden sabah 07.30’da toprağa verildi.
CENAZEYE ALINMADILAR
ÇAPOĞLU ailesi, cenazeyi karşılamak için Trabzon Havaalınına gelen HDP Diyarbakır Milletvekili Ziya Pir ile İstanbul Milletvekili Emine Üstün’ü köye kabul etmedi. Yine milletvekilleriyle cenazeye katılmak isteyen Birleşik Haziran Hareketi grubu cenazeye kabul edilmedi.
BURASI SURUÇ DEĞİL OF...
İŞADAMI ve AK Parti eski İlçe Başkanı Fazıl Çapoğlu cenazeyi herhangi bir provokasyon olmaması için sabah erken saatte defnettiklerini belirterek, “Cenazemiz üzerinden provokasyon ve reklam yapılmasına izin veremezdik. Burası Suruç değil, Of’tur” dedi.
EYLEM YAPMADAN DÖNMEDİ
CENAZEYE kabul edilmeyen HDP milletvekillerinden Emine Üstün, önce Fındıklı ilçesindeki HES eylemine katıldı. Ardından Çamlıhemşin’in 3 bin 200 rakımlı Samistal Yaylası’nda Yeşil Yol eylemine çıktı. Ancak yaylacılar Üstün ve beraberindeki heyete tepki gösterdi.
KÖYLÜLER YOL İSTİYOR
HDP Milletvekili Üstün yaylaları birleştirme amacının kötü niyet olduğunu iddia edince yaylacılar Üstün’ü eleştirdi. Sündüz Çorbacı, “Bizim bu yola ihtiyacımız var. İnsanlar buraları görmek istiyor” dedi. Hatice Aksu ise, “Devletin araçları bu yolu vurmazsa biz orakla da olsa yapacağız” dedi.
Şanlıurfa'nın Suruç ilçesindeki terör saldırısında hayatını kaybeden Koray Çapoğlu, Trabzon'da defnedildi. Suruç ilçesindeki terör saldırısı sonrası uçakla İstanbul'daki Atatürk Havalimanı'na getirilen Çapoğlu'nun (32) cenazesi, ardından uçakla Trabzon Havalimanı'na gönderildi. Havalimanında cenazeyi, Çapoğlu'nun yakınları ile HDP Diyarbakır Milletvekili Ziya Pir, HDP İstanbul Milletvekili Emine Beyza Üstün ve diğer kişiler karşıladı. Çapoğlu'nun cenazesi, toprağa verilmek üzere baba ocağı olan Of ilçesindeki Yanıktaş Mahallesi'ne götürüldü.
Koray Çapoğlu'nun cenazesi, ailesinin isteği üzerine sabah namazı sonrası aynı mahalledeki mezarlıkta toprağa verildi. Cenaze törenine, ailesinin istememesi nedeniyle milletvekilleri Pir ve Üstün'ün katılmadığı, törende ailesi ve yakınlarından yaklaşık 30 kişinin hazır bulunduğu öğrenildi. Cenaze dolayısıyla mahallede herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması için jandarma ekiplerinin güvenlik önlemi aldığı gözlendi.
Saldırıda hayatını kaybeden Koray Çapoğlu'nun akrabası Fazlı Çapoğlu, herhangi bir provokasyona sebep olmamak için cenazelerini sabah saatlerinde defnettiklerini belirterek, "Biz devletin bekası için ne gerekiyorsa onu yapacağız biz asla provokasyona taviz vermeyeceğiz" dedi.
Eski AK Parti Of İlçe Başkanı da olan Fazlı Çapoğlu, Koray Çapoğlu'nun cenazesinin defnedildiği Of ilçesi Yanıktaş Mahallesi girişinde, açıklamada bulundu. Çapoğlu, Şanlıurfa'nın Suruç ilçesindeki terör saldırısında ölen Koray'ın halasının torunu olduğunu ve ailece İstanbul'da yaşadıklarını ifade etti.
Olay nedeniyle üzüntülü olduklarını ve Koray'ın kullanıldığını düşündüğünü anlatan Çapoğlu, "Koray saf bir çocuktu. Bu olayı duyduğumuzda da şok olduk, babası da şok oldu. Babası Bayram Çapoğlu, çay mevsimi olması sebebiyle Trabzon'a gelmişti. Koray da İstanbul'da ablasına Antalya'ya gideceğini söyledi ve babasının Antalya'ya gideceğini bilmemesini istedi. Ama bu olayı duyunca Suruç'ta olduğunu öğrendik" diye konuştu.
Fazlı Çapoğlu, marjinal grupların cenazelerine katılmaması ve olası bir gerginliğin yaşanmaması için defin işlemini sabah saatlerinde yaptıklarını söyledi. Çapoğlu, “Elim bir olay sonucu yakınımızı kaybettik. Gece saatlerinde havaalanından cenazemizi aldık ve köye getirdik. Burada çok dedikodular oldu, bazı marjinal grupların cenazeye katılacağını duyduk. Biz bunlara müsaade etmedik. Çünkü cenazeyi istismar etmelerine kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Kararlıyız, şu anda gelirlerse de müsaade etmeyeceğiz onlara. Koray, benim yeğenimdi; saf bir çocuktu, bunu kandırdılar. ‘Antalya’ya seni düğüne götüreceğiz’ diye alıp onu oraya götürdüler. Hatta ailesi aradı ve ‘ben Antalya’ya bir düğüne gideceğim haberiniz olsun’ demiş. Telefonu kapalıydı, en son bu olay olduğunda öğrendik. Hayatında hiç görünmemiş kişiler buraya şimdi gelecek, niye ? buraya gelip provokatörlük ve reklam yapacaklar. Biz buna fırsat vermeyeceğiz. Gerginlik olmaması için sabah saatlerinde cenazeyi toprağa verdik” diye konuştu.
Cenazeyi karşılamak için Trabzon Havalimanı'na gelen HDP Diyarbakır Milletvekili Ziya Pir ve HDP İstanbul Milletvekili Emine Beyza Üstün ile konuştuğunu dile getiren Fazlı Çapoğlu, "Pir ve Üstün milletvekili olduklarını söylediler. Ben de siyasetçiyim ama 'asla köye gelmeyin' dedim. Cenazeye de katılmadılar çünkü müsaade etmedik. Şimdi kalabalık bir grup ile buraya geleceklerini duyuyoruz, inşallah gelmezler. Pir ve Üstün'ü misafirim olarak evimde ağırlarım ama asla cenaze ile ilgili provokasyon ve reklam yaptırmayacağız" dedi.
Fazlı Çapoğlu, cenazeyi de herhangi bir provokasyon olmaması için sabah namazı sonrası saat 07.30'da defnettiklerini anlatarak, "Biz devletin bekası için ne gerekiyorsa onu yapacağız biz asla provokasyona taviz vermeyeceğiz. Burası Suruç değil, burası Of'tur" diye konuştu.
Karadeniz Bölgesi'nde 8 ilin yaylalarını, yaklaşık 2 bin 600 kilometrelik yolla birbirine bağlayacak Yeşil Yol Projesi’ne karşı çıkan Fırtına İnisiyatifi üyelerine, aralarında HDP İstanbul Milletvekili Emine Beyza Üstün'ün de bulunduğu heyet destek verdi. Heyettekilerle bazı yaylacılar arasında tartışma yaşandı.
HDP İstanbul Milletvekili Üstün ve beraberindekiler, Rize'nin Çamlıhemşin ilçesindeki 3 bin 200 rakımlı Samistal Yaylası'nda "Yeşil Yol Projesi"ne tepki gösteren Fırtına İnisiyatifi adlı gruba destek vermek araçlarla ilçeden yola çıktı. Gruptakiler, Çat köyü, Elevit, Trovit ve Palovit Yaylası güzergahındaki 80 kilometrelik yoldan, 4 saatte yaylaya ulaştı.
MİLLETVEKİLİ İLE KÖYLÜLER ARASINDA TARTIŞMA
Üstün ve beraberindeki grup, yaylacılarla görüştü. Görüşme sırasında bazı yaylacılar, sorunlarını kendilerinin çözebileceğini belirterek, heyettekilerin yaylaya gelmelerine tepki gösterdi. Bu kişilerden Sündüz Çorbacı, yapılanların bir siyasi hareket olduğuna inandığını, doğanın da bahane edildiğini belirterek, "Biz topraklarımızı seviyoruz. Asla ve asla bir çakılından dahi vazgeçmeyiz" dedi.
"Biz yola karşı değiliz" diyen Çorbacı, "Niçin yıllarca gelmediniz de şimdi geliyorsunuz? Yolun yapılması sayesinde 35 sene, 50 sene sonra yaylayı gelip görebilen insanlar var. İnsanlar ağlıyordu 'gidip göremiyoruz' diye" ifadelerini kullandı. Heyetteki bazı kişilerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirmesi üzerine Çorbacı, "O, benim toprağımın adamı" diyerek eleştiren kişilere tepki gösterdi.
BU YOLU ORAKLA DA OLSA YAPACAĞIZ
Yaylacılardan Hatice Aksu ise müsaade edilmemesi halinde yolu kendisinin yapmaya başlayacağını ifade ederek, "Orakla kendim yapacağım yolumu. Bir araba geçtikten sonra günden güne genişleteceğim yolumu. Sırtı aşırdıktan sonra devlet yapar zaten. Boşuna konuşmayın. İnsan gibi gelirsen bir mıhlama yediririm sana, çayımı içersin. İnsan gibi gelmezsen hiç gelemezsin. Benim aklım var. Ben kendimi yönlendirebilirim" şeklinde konuştu. Daha sonra bu kişilerin yanından ayrılan Üstün ve beraberindekiler, Yeşil Yol Projesi'ne karşı çıkan vatandaşları dinledi. Ardından basın mensuplarına açıklama yapan Üstün, HDP olarak yaşam alanını savunanların yanında olmak ve onları dinlemek için burada olduklarını söyledi.
Doğu Karadeniz'in İç Anadolu'ya doğru giden bu bölgesinin yer altı rezervleri ile dolu olduğunu belirten Üstün, şöyle devam etti: "Burası (Samistal) granit rezervinin üstünde oturuyor. Dolayısıyla çevredeki HES'lerden de yararlanarak buradaki maden işletmelerini çok rahatlıkla işletebilirler. Yayla yol projelerine baktığımızda çok yüksek rakımlarda bütün bu maden rezervlerinin üstünde cirit attıklarını görüyoruz. Onun için yaylalara çıkan yolları iyileştirmek, halkın ulaşımını sağlamak yerine başka bir amaçla bu yolların yapıldığı çok açık. Biz bu amacı, buraları en iyimser anlamda 'turizm alanlarına çevirmek' olarak okuyoruz. Bu da buraların otel kompleksiyle dolması anlamına geliyor."
Üstün'e HDP Rize Eşbaşkanı Günay Karafazlı, eski Çamlıhemşin Belediye Başkanı İdris Lütfü Melek ve 7 Haziran'daki seçimler öncesinde HDP'den Rize milletvekili adayı gösterilen Selda Karafazlı eşlik etti.
CENAZELERİMİZİ YAYLADA GÖMMEK ZORUNDA KALDIK
Palovit Yaylası'nda yaşayan Meryem Sırtlı, yaptığı açıklamada, yaylacılığın hayatlarının en önemli parçası olduğunu belirterek, "20 yıldır yaylacılık yapıyorum. O zamanlar çok zor şartlarda çalışırdık. Amlakit Yaylası'na gider, 4 saat sırtımızda odun taşırdık. Şimdi ise arabayla getiriyoruz. Şimdi işler çok rahatladı" dedi.
Sırtlı, Palovit Yaylası'ndan yolun geçmesine izin verdiklerini ifade ederek, "Kadınlar olarak çok üzülüyoruz. Biz yaylamızda yol verdik. Sen gel benim yaylamdan araba ile geç ben gelince ağrımışayaklarımla sırtımda yük taşıyacağım. Yakışır mı, insanlığa sığar mı?" diye konuştu. Hatice Aslan ise geçmişte yol olmadığı için cenazelerini köylere götüremeyerek, yaylada defnetmek zorunda kaldıklarını söyledi.
YAYLA YOLLARININ BAĞLANMASI İÇİN 20 YILDIR UĞRAŞIYOR
Eski DYP Hemşin İlçe Başkanı Ali Bayraktar da Palovit-Samistal-Yukarı Kavrun yolunun 1996 yılında planlandığını ve yapımına başladığını, o dönemde de yine Yukarı Kavrun Yaylası'ndaki bazı kişilerin yola karşı çıkarak imza kampanyası başlattığını söyledi. Samistal Yaylası'nın Kavrun Yaylası'na bağlanabilmesi için 1996 yılından bu yana hukuki mücadelenin devam ettiğini anlatan Bayraktar, burada yapılan yolun hukuki olduğunu dile getirdi.
PROJEYE KARŞI ÇIKANLARIN GÖRÜŞLERİ
Protestoculardan Ayşe Altaş ise "Buraların talan olmasını, ziyan olmasını istemiyorum. Bize iyilik yapmak istiyorlarsa, mevcut yolumuzu düzeltsinler. Buraların suyunu, toprağını, çiçeğini mahvetmesini istemiyorum" diye konuştu. Ufuk Altay da yaylaların hayat kaynakları olduğunu ve Yeşil Yol'u istemediklerini söyledi.