Akçaabat Belediyesi’nin işgal harcı ve tabela vergisi gibi konularda aklını parayla bozduğunu belirten Güner, şunları söyledi.
Hizmet makamında olanların gözü vatandaşın cebinde olursa kaldırımlarda gezerken aklına işgaliye ücreti talep etmek gelir, yukarı bakınca da tabela ücreti. Sayın Başkan ”Kaldırımlar, çarşıda dolaşıp, alışveriş edecek insanlar içindir. Mal koymak için kullanılan yerler değildir.
Biz kaldırımların işgal edilmesini istemiyoruz” diye basına demeç veriyor sonra da esnafa parasını verin kardeşim; kaldırımlar sizin tepe tepe kullanın diyor.300 lira aylık kira veren esnaf 300 lira da işgaliye parası verdimi vatandaşın yürüme yolu kesilmiş kesilmemiş önemli değil. Sen “Esnafın da vatandaşında savunucusu benim “ diye açıklama yap bizler de “Sen vatandaşın malı olan yürüme yolunu para karşılığı nasıl satarsın” diye sormayalım, öyle mi? Bu uygulama ile esnaflar arasında ayrımcılık yaratılacağını hesap etmek için müneccim olmaya gerek yok. İlla bir işlem yapılacaksa esnaflardan oluşan bir komisyonla görüşülerek uygun bir anlaşma zemini yaratılmalıdır.
Açıklamasın ’da Hamam Çimeni çarşısına da değinen Güner, Çarşı’nın tamamlanıp büroların eski sahiplerine teslim edilmesinde de bazı esnafın unutulduğunun altını çizen Güner, Belediye yetkililerinin bu durum sonrasında bir dükkânı ikiye bölmeyi teklif etmesinin de anlaşılır bir durum olmadığını vurguladı.
Güner, “Plansız programsız yapılan çalışma neticesinde dükkân sahiplerinin sayısı unutuldu. Sonrada “Biz sizi unuttuk bir dükkânı ikiye bölelim kullanın” diyor. 3 yıllık kira bedelinin peşin talep edildiği ihalede kiralar uçunca da alan üzgün oldu, almayan üzgün. Peki, neden üzgün? Çünkü Akçaabat’ta nüfusa endeksli dükkân sayısı yok. Bu konuda Belediye ne yapıyor? Yeni iş alanları neden yaratmıyor? Dedi