Tarım ürünlerinin ihracatı konusunda birçok ülkenin gerisinde olsak bile fındık ihracatı toplam tarım ihracatımızın 5’te birini gerçekleştiriyor.
Fındıktan ortalama olarak 3 milyar dolara yakın gelir elde ediyoruz, ancak yıllara göre bu rakam hasadın az olmasından kaynaklı daha düşük olabiliyor ancak yine de oldukça önemli bir rakam özellikle Karadeniz Bölgesindeki üreticinin cebine girmiş oluyor.
Bölgemizin temel tarım ürünü olan fındıkta görülen külleme hastalığı verim ve rekolteyi olumsuz yönde etkilemektedir.
Bölgemizde ilk olarak 2013 yılında görülmeye başlayan Fındıkta Külleme Hastalığının tüm fındık üretim alanlarında ekonomik anlamda zarara neden olduğu, son yıllarda etkisini daha da yoğun olarak gösterdiği tespit edilmiştir. Bu hastalık, sürgünleri kurutarak, gelecek yılki verim kaybına neden oluyor. Etkisinden dolayı bu hastalığı “genç sürgün'”hastalığı olarak da nitelendirebiliriz.
Sağlıklı ürün yetiştirmenin yolu hastalığı tanımak, kültürel ve zirai mücadele yöntemlerini uygulamaktan geçmektedir.
Fındıkta Külleme Hastalığının etmeni kışı hastalıklı bitki artıklarında geçirir. Erken dönemde yaprak ve yeni oluşan çotanakları enfekte eder, rüzgârla yayılır. Fındıkta Külleme Hastalığı ilkbaharda gelişme sezonunun erken döneminde yapraklar, genç sürgünler ve çotanaklar üzerinde belirtiler oluşturur. Bulaşık olan yapraklarda zamanla lekeler kahverengileşir, yapraklar matlaşmaya başlar ve ilerleyen dönemde de kuruma, kıvrılma ve vaktinden önce döküm meydana gelir. Genç sürgünlerde ve çotanaklarda zuruf yüzeyinde ilk önce un serpilmiş gibi bir görüntü, ilerleyen dönemde renkte matlaşma, kahverengileşme ve özellikle erken dönemde hastalığa yakalananlarda kurumalar görülür. Bu şekilde hastalık fındıkta hem verim hem de kalite kayıplarına neden olur.
Hastalık tüm fındık üretim alanlarında ekonomik anlamda zarara neden olmaktadır. Bu zararı en aza indirmek için kültürel ve kimyasal önlemlerle birlikte külleme hastalığı ile hep birlikte etkin mücadele etmemiz gerekir.
Kültürel Önlemler;
- Enfeksiyon kaynaklarının azaltılması için yere dökülen yapraklar ile hastalıklı bitki artıklarının toplanması,
- Bulaşık dip sürgünlerinin kesilmesi ve imha edilmesi,
- Bahçede nemi azaltmak ve iyi bir hava sirkülasyonu yeterli ışıklanma sağlamak için ocak başına maksimum 5-6 dal bırakılarak budama yapılmalı; hastalık ilk önce taze sürgün ve yapraklarda bulaşma gerçekleştirdiğinden dip temizliklerini sezon içinde en az 2 kez yapılmalı dip sürgünlerinin hem verim üzerine olumsuz etkisi ortadan kaldırılmalı hem de hastalığın bulaşmasının önlenmelidir.
Kimyasal Mücadele;
- Birinci ilaçlama hastalığın bir yıl önce görüldüğü bahçelerde genç sürgünler 4-4,5 yaprak ve çotanak bağlama döneminde, diğer bahçelerde ise belirtiler görülür görülmez yapılır. Uygun koşullar devam eder ve hastalık tekrarlarsa kullanılan ilacın etki süresine göre ikinci ve diğer ilaçlamalar yapılır.
- İlaçlamalarda atomizör kullanılmalı ve ocak başına en az 1 litre ilaçlı su atılmalı; insan ve hayvan sağlığı bakımından ilaçlamadan 21 gün sonrasına kadar ilaçlama yapılan bahçelerde hayvan otlatılmamalı ve meyve yenmemelidir.
- Hastalık bahçede geçen yıllardan bulaşık değilse hastalık görünür görülmez ilaçlı mücadeleye geçilmelidir.
Mücadelede Bakanlık tarafından ruhsatlandırılmayan ve tavsiye edilmeyen Bitki Koruma Ürünü kullanılmaması; yaprak gübreleri hariç herhangi bir kimyasal maddenin Bitki Koruma Ürünüyle kesinlikle karıştırılmaması gerekmektedir. Mücadelede birinci ilaçlamada Kükürt 800 g/l (Sıvı Kükürt) etkili maddeli Bitki Koruma Ürünü kullanılırsa Fındık Kozalak Akarı zararlısı da etki altına alınmış olur. Diğer ilaçlamalarda ise ruhsatlı preparatlardan etki mekanizması ve kalıntı süresine dikkat edilerek ilaçlamalara devam edilmelidir.
Bölgemizde fındıkta önemli zararlara neden olan külleme hastalığına ve diğer zararlılara karşı mutlaka mücadele gerektiğinden üreticilerimiz, İl / İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüklerimize ziyarette bulunmalı ve konuyla ilgili ayrıntılı bilgi almaları önem arz etmektedir.
Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi Yönetim Kurulu