Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, Avrasya Üniversitesi’nin dördüncü kuruluş yıldönümü için tertip edilen törende yaptığı konuşmada, Avrasya Üniversitesi’nin bir başarı öyküsü olduğunu dile getirdi. “Burada bir başarı öyküsünün dördüncü yılındayız” diye Gümrükçüoğlu, “Ben Ömer Yıldız beye şehir adına şükranlarımı sunuyorum. 4 yıl önce bitmeyen bir azimle, bir eğitim gönüllüsü olduğunu bütün Trabzon’a yaşattı. Bizde belediye başkanı olarak karınca kararınca kendisine yardımcı olmaya çalıştık. Bu güzel öyküyü ancak büyük azim sahibi olanlar başarabilirdi” diye konuştu.
ÖMER YILDIZ BİR EĞİTİM GÖNÜLLÜSÜDÜR
“Bir hatıradan bahsetmek istiyorum” diyerek Avrasya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ömer Yıldız ile üniversitenin kuruluş çalışmaları sırasında yaşadığı bir anısını anlatan Başkan Gümrükçüoğlu, “Ben bu üniversitenin kuruluşunda, atılan adımlar sırasında kendisinin çok bunaldığı zamanlarda yine başkalarının da ifade ettiği sıkıntılar nedeniyle, “Ömer bey isterseniz bu üniversiteyi gelin devredin, çok bunaldınız’ dediğim zaman oldu. Kendisine destek verdiğimizi ve bu darboğazların aşılabilmesi için devri sağlayabileceğimizi ifade ettim. Sayın Ömer Yıldız bana, “Benim idealim bu, hiçbir başka gayem yok. Ben bir eğitim gönüllüsü olarak, bir bilim gönüllüsü olarak bu üniversiteyi kurmak, yaşatmak ve geliştirmekten başka hiçbir gayeye sahip değilim” diyince o azmin bugünkü sonucu ortaya koyacağına inandım. Kendisini gönülden tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı.
ŞEHİR OLARAK GAYEMİZ EĞİTİM MERKEZİ OLMAK
Trabzon olarak bir eğitim merkezi olmayı hedeflediklerini ifade eden Büyükşehir Belediye Başkanı Gümrükçüoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizim şehir olarak gayemiz bir eğitim merkezi olabilmek. Gerçekten Karadeniz’de kurulduktan sonra hemen faaliyete geçen ve 280 öğrenciden bugün 5 bine yakın öğrenciye ulaşan Avrasya üniversitemiz gibi yeni vakıf üniversitesi de istiyoruz. Ve ikinci bir devlet üniversitesini de hedeflemiş bulunmaktayız. Sayın Ömer Yıldız’a yine her zaman destek olmaya çalışacağımız gibi yeni bir vakıf üniversitesini şehrimize kazandırmak içinde gerekenleri de yapacağız. Bir kuyumcular çarşısı varsa oraya insanlar daha çok rağbet ederler. Dünyada artık bunun örnekleri oluşmaya başladı. Avrupa’da öyle kentler var ki, nüfusu 100 bin ama 200 bin üniversite öğrencisi var. Yani bir eğitim merkezi olmuş. Bunun küçük ölçekli bir örneği de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’dir. Bir eğitim merkezi olan Trabzon, geçmişi itibariyle bunu çok rahat olarak gerçekleştirebilecek bir şehirdir. Bugün inşallah cesaretle atılacak adımlarla ikinci devlet üniversitesi bu şehre kazandırılabilir. Mevcut devlet üniversitemiz daha çok bilim ve sanayide gelişmeye ve ülkeyi ilerletmeye yönelik olarak devletin çok önemli desteklerini TTSO mensupları ile yürütebilir ve dolayısıyla daha çok master ve doktora ağırlıklı bir öğrenime yürüyebilir. Lisans ağırlıklı öğrenime de ikinci devlet üniversitesi yürüyebilir. Bugün Avrasya Üniversitesi’nin master ve doktora açısından bu büyük adımı yavaş yavaş, sessiz sedasız ama çok planlı ve başarılı bir şekilde yürütmeye başladığını görmek bizi ayrıca sevindiriyor. Bu ölçekte düşündüğümüzde sizlerinde, diğer devlet görevlilerinin de Trabzon’un yeni üniversitelerle buluşmasının aslında çok önemli bir kazanım olacağını kabul edeceğini düşünüyorum.”
BU SİYASİ İRADE ATATÜRK’ÜN İSTEDİĞİ
NESİLLERİN YETİŞME ORTAMINI HAZIRLADI
Başkan Gümrükçüoğlu sözlerini şu şekilde tamamladı: “Sayın misafirlerimiz: 10 yıl 15 yıl öncesini düşünelim. Üniversiteler özgürlük ortamlarıdır. İnsanların düşüncelerini, bilimin en iyi şekilde araştıracağı-geliştireceği ortamlardır. Ama biz bir takım kalıplar içinde kaldık. İnsanlarımızı, kıyafetlerinin şekillerine göre ayırt ettik, yakın geçmişte ikna odalarına aldık. Allah’a (c.c.) şükür bilim ve özgürlük için, hukuk ve insan hakları için her türlü riski göze alan bir siyasi irade, ‘biz gençlerimizi başı örtülü veya açık, pardösülü veya pantolonlu diye ayırt etmeyeceğiz. İnsan sevgisine göre, bilim ve uygarlığa göre yetişmelerine gayret edeceğiz. Özgürlüklerini sağlayacağız’ diye yola çıktılar ve bugün Atatürk’ün dediği gibi ‘fikri hür vicdanı hür’ nesillerin yetişme ortamını hazırladılar. Bu bakımdan bu ortamı temin etmekte fedakârlıklardan hiç çekinmeyen ve vesayetlerin hiçbirini kabul etmeyen, bugünkü Türkiye için attıkları her adımdan ötürü Cumhurbaşkanımız SayınRecep Tayyip Erdoğan’a, Sayın Başbakanımız Prof. Dr Ahmet Davutoğlu’na ve bunu sağlayan herkese huzurlarınızda şükranlarımı sunuyor ve bu özgürlük ortamının gelişmesi için her zaman yanlarında olacağımı kaydediyorum.”